Gazze'deki Sağlık Bakanlığı: İsrail'in saldırılarında ölenlerin sayısı son 24 saatte 298 artarak 7 bin 326'ya yükseldi

İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin 7 Ekim'den bu yana işgal altındaki Batı Şeria'da düzenlediği saldırılar devam ediyor.

GÜNDEM 27.10.2023, 14:42
0
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı: İsrail'in saldırılarında ölenlerin sayısı son 24 saatte 298 artarak 7 bin 326'ya yükseldi
Gazze/Kudüs

İsrail ordusu Gazze’ye yeni bir "nokta operasyonu" düzenlediğini duyurdu

Ordudan yapılan yazılı açıklamada, kara güçlerinin Gazze’nin orta bölgesine düzenlediği nokta operasyonuna savaş uçakları ve insansız hava araçlarının (İHA) da destek verdiği ifade edildi.

Operasyon sırasında, hava araçları ve topçu birliklerinin Şücaiyye bölgesi başta olmak üzere Gazze’nin genelinde Hamas’ın askeri kanadı İzeddin el-Kassam Tugaylarına ait olduğu öne sürülen bölgeleri vurduğu aktarıldı.

Kara güçlerinin nokta operasyonun ardından Gazze’den İsrail topraklarına geri döndüğü ve askerlerden yaralanan olmadığı kaydedildi.

İsrail ordusu dün de Gazze’nin kuzeyine tanklarla nokta operasyonu düzenlediğini duyurmuştu.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in saldırılarında ölenlerin sayısının son 24 saatte 298 artarak 7 bin 326'ya yükseldiğini duyurdu. 

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim'den bu yana düzenlediği saldırılarda 3 bin 38 çocuk öldürüldü.

İsrail güçleri Batı Şeria'da 4 Filistinliyi öldürdü

AA muhabirinin görgü tanıklarından aldığı bilgiye göre, İsrail askerleri gece buldozerler ve çok sayıda askeri araçla Cenin kentine baskın düzenledi. Baskınla eşzamanlı olarak İsrail uçakları Cenin semalarında uçuş gerçekleştirdi.

İsrail askerleri ile baskına tepki gösteren Filistin direniş grupları arasında çatışmalar çıktı.

Yerel kaynaklar İsrail ordusuna bağlı askerlerin, Batı Şeria'nın Nablus ve Kalkilya kentlerine de baskınlar düzenlediğini belirtti. Baskın sırasında İsrail askerleri ile Filistinler arasında çatışmalar yaşandı.

Filistin resmi ajansı WAFA'nın haberine göre, İsrail askerlerinin gerçek mermi ile ateş açtığı Cenin'de Abdullah Besam Ebul Heyca, Eyser Muhammed el-Amir, Cevad et-Turki ve Kalkilya'da Kassam Abdulhafız Filistinli hayatını kaybetti.

Sağlık kaynakları baskınlarda 12 Filistinlinin de yaralandığını duyurdu.

Gazze'de yaşanan çatışmalarla eş zamanlı olarak Batı Şeria'da da Filistinlilerle İsrail askerleri arasında artan dozda bir gerilim yaşanıyor. İsrail güçleri, Batı Şeria'nın farklı kentlerine baskınlar düzenleyip Filistinlileri gözaltına alıyor.

İsrail, 7 Ekim'den bu yana Batı Şeria'da 1030 Filistinliyi gözaltına aldığını duyurdu

İsrail ordusu ile iç istihbarat servisi Şin Bet'ten yapılan ortak açıklamada, "Mevcut savaşın başladığı tarihten bu yana Batı Şeria'nın çeşitli noktalarında 670'i Hamas mensubu 1030 kişi gözaltına alındı." ifadesi kullanıldı.

Dün gece 17'si Hamas mensubu 36 Filistinlinin gözaltına alındığı kaydedilen açıklamada, İsrail Ordusu Merkez Bölge Komutanı'nın Hamas yetkililerinden Salih el-Aruri'nin Ramallah kentinin Arura beldesinde bulunan evine el konulması ve yıkılması talimatı verdiği aktarıldı.

Filistin topraklarından uzaklaştırılan ve Lübnan'da ikamet eden Aruri, Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyor.

UNRWA Genel Komiseri Lazzarini: Gazze'ye abluka toplu cezalandırma için kullanılıyor

Lazzarini, Doğu Kudüs'teki UNRWA ofisinde basın mensuplarına açıklamada bulundu.

Şu anda konuşurken Gazze'de insanların öldüğünü dile getiren Lazzarini, "(Gazzeliler) Sadece bombalardan ve saldırılardan ölmüyor, yakında çok daha fazlası Gazze Şeridi'ne ablukanın sonuçları nedeniyle ölecek." ifadesini kullandı.

Lazzarini, temel hizmetlerin sekteye uğradığını kaydederek, ilaç, gıda ve suyun da tükenmeye başladığını söyledi.

Altyapı tesislerinin ve hastanelerdeki ekipmanların yakıta ihtiyacı olduğuna dikkati çeken Lazzarini, "(Gazze'ye) Abluka, çoğu kadın ve çocuk olan 2 milyondan fazla insanın topluca cezalandırılması için kullanılması anlamına geliyor." diye konuştu.

Lazzarini, bu hafta yardım tırlarının Gazze'ye girmeye başladığını hatırlatarak, bu girişimin umut ışığı olmasına rağmen 2 milyon insan için bir fark yaratmayacağının altını çizdi.

Şu anda anlamlı ve kesintisiz bir yardım akışına ihtiyaç olduğuna dikkati çeken Lazzarini, bunun ve yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşması için insani ateşkes sağlanması gerektiğini belirtti.

Lazzarini, uluslararası topluluğun temsilcisi olduklarına işaret ederek, "Aynı uluslararası toplum Gazze'ye sırtını dönmüş gözüküyor." dedi.

İnsanların çaresizlik içinde olduğunu izlerken, temel ihtiyaçları içeren insani yardımın bile sorgulanmasının kendisine acı verdiğini kaydeden Lazzarini, şunları söyledi:

"Gazzeli sivillerin insani taraflarını görmeliyiz. Gazze'yi Hamas ile denk tutmak, çok tehlikeli ve yanlış bir denklem. Bu denklem, (Gazze'deki) insanları gayriinsani göstererek haksızlığı meşru hale getirmeyi amaçlıyor.

BM: İsrail, Gazze'nin kuzeyine insani yardım ulaştırılmasına açıkça karşı çıkıyor

BM Cenevre Ofisinin haftalık basın toplantısına çevrim içi katılan Hastings, İsrail'in saldırıları altındaki Gazze ve bölgedeki insani durumla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Hastings, "İsrail (geriye yaklaşık 400 bin kişinin kaldığı) Gazze'nin kuzeyine insani yardım ulaştırılmasına açıkça karşı çıkıyor." diye konuştu.

Gerekli ve hayat kurtarıcı yardımların belirlenmesinin ardından bunların ulaştırılması için bazı riskleri almaları gerektiğinin altını çizen Hastings, Gazze'nin kuzeyinde kalan ve sayıları yaklaşık 400 bin olarak tahmin edilen insanlara yardımların ulaştırılmasının önemine işaret etti.

Hastings, "(Gazze'de) Bir milyondan fazla insan bombalamaların tekrarlandığı güneye doğru hareket edemez, orada sunulan hizmet ve barınak yok. İnsanların ihtiyaç duyduğu her yere yardım ulaştırabilmemiz gerekiyor." diye konuştu.

Shamdasani, BM Cenevre Ofisi'nin haftalık basın toplantısında devam eden İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Gazze'de mahsur kalan 2,2 milyon kişinin "insani felaket"le karşı karşıya olduğunu kaydeden Shamdasani, "İsrail, Gazze nüfusunun tamamına uyguladığı toplu cezalandırmaya derhal son vermeli. Toplu cezalandırma bir savaş suçudur." dedi.

Abluka ve yoğun saldırı altındaki Gazze Şeridi'nde salgın hastalık endişesi artıyor

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi Başkanı Selame Maruf, Gazze Şeridi'nde 1 milyon 400 bin insanın evlerini terk ederek barınma merkezlerine göç etmek zorunda kaldığını aktardı.

Maruf, İsrail saldırıları nedeniyle yerinden edilenlerin bölgedeki nüfusun yüzde 70'ini oluşturduğunu ve bu kişilerin ağır insani şartlar altında yaşadığını kaydetti.

"Yerinden edilenler, okullar, kiliseler, hastaneler ve sağlık merkezlerinden oluşan 223 barınma merkezine dağıldı." diyen Maruf, barınma merkezlerindeki Filistinlilerin en temel ihtiyaçlardan bile yoksun olduğunu ifade etti.

Filistin Sağlık Bakanlığı ise birinci basamak sağlık kuruluşlarında çoğu çocuk çok sayıda kişide salgın hastalık tespit edildiğini aktardı.

Gazze Şeridi'ni sarsabilecek salgın hastalık dalgası konusunda uyarıda bulunan Bakanlık, saldırılar nedeniyle yaşanan sağlıksız ortam nedeniyle salgının kontrol altına alınamayacağına dikkati çekti.

İsrail, abluka altındaki bölgeye saldırıların yanı sıra Gazze sakinlerine su, yiyecek, ilaç ve yakıt tedarikini de kesiyor. Uluslararası Af Örgütü dahil olmak üzere uluslararası kuruluşlar bu durumu "savaş suçu anlamına gelebilecek bir uygulama" şeklinde değerlendiriyor.

Salgınlar ve cilt hastalıkları

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, binlerce Filistinlinin İsrail saldırıları nedeniyle evlerini terk ederek sığındığı hastanelerdeki duruma ilişkin şunları söyledi:

"Yaklaşık 50 binden fazla yerinden edilmiş Filistinli, Şifa Hastanesi'nde, on binlercesi bölgedeki farklı hastanelerde, binlercesi de okullarda. Tüm bu durum, bölge sakinleri için ortamı güvensiz hale getiriyor. Bu da salgın hastalıkların ve cilt hastalıklarının yayılmasına yol açıyor."

Gazze'de 3 binden fazla cilt hastalığı ve bulaşıcı hastalığın yanı sıra yerinden edilmişler arasında hızla yayılan onlarca suçiçeği vakasını tespit ettiklerini aktaran Kudra, "Su ve kişisel hijyen olanağının olmayışı, hastanelerdeki yaralıların daha fazla enfeksiyon kapmasına neden oluyor. Yerlerinden edilen Filistinliler de bu hastanelerde kalıyor." dedi.

Kudra, "Gazze'de ilerleyen zamanda ciddi sonuçlar doğuracak büyük bir insani, sıhhi ve çevre felaketiyle karşı karşıya olunduğu" uyarında bulundu.

Bakanlık sözcüsü, saldırıların, insani ve genel sağlık düzeyindeki etkilerinin, Gazze Şeridi'ndeki yaşamın ve geçim kaynaklarının geleceğini tehdit ettiğini vurguladı.

Sağlık sistemi çöktü

Kudra, ayrıca Refah Sınır Kapısı'ndan Gazze'ye gelen yardım malzemelerinin sağlık veya insani gereksinimleri asgari düzeyde bile karşılamadığını belirtti.

Filistinli yetkili, "Tıbbi malzeme ve ilaç da dahil olmak üzere tıbbi imkanların ve yakıt yetersizliğinin bir sonucu olarak sağlık sisteminin tamamen çöktüğünü duyurduk. Gazze'deki hastaneler yaralı ve hastalara kapılarını açmalarına rağmen sağlık hizmeti veremiyor. Hastanenin çeşitli bölümlerinde yığılmış durumdaki çok sayıda yaralı ve hastaya sağlık hizmeti verilemiyor." ifadelerini kullandı.

"Hastalar yerde yatıyor"

Gazze'de yerinden edilmiş Filistinliler, çocukların ishal, mide bulantısı, çiçek hastalığı, öksürük ve yüksek ateşten şikayetçi olduğunu ifade ediyor.

AA muhabirine konuşan 12 yaşındaki Nadin Abdullatif, "Hastanelerdeyiz ama ne yardım ne ilaç var, hastalar yerde uyuyor, cansız bedenler yerde yatıyor. Ne ambulans ne yeterli araba ne de ilaç var." dedi.

Nadin, 13 yaşındaki amcasının oğlunun hastalık sebebiyle midesinin bulandığını ve kan kustuğunu, amcasının 2 aylık bebeğinin ise tozdan nefes alamadığını söyledi.

Filistinli küçük kız, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hastalıklar yayıldı. Bombardımandan kaynaklanan yoğun toz birçok solunum yolu hastalığına neden oluyor. Temiz su yok, temiz yiyecek yok, hiçbir şey yok ve kalan yiyecekler de bozuldu. Yorulduk. Çocuklar olarak bizim günahımız ne?"

"Kaldırımda uyuyoruz"

Selman Ali Salim Aliva ise, çocukların çoğunun yüksek ateşten muzdarip olduğunu, yerlerinden edildiklerini, ne örtü ne yatak ne su olduğunu söyledi.

Eşinin de felçli olduğunu belirten 64 yaşındaki Filistinli, "Her gün yakındaki camilerden iki şişe su taşıyoruz. 20 gündür çocuklarım ve ben yıkanamadık, kaldırımda uyuyoruz." dedi.

İbrahim en-Nehhal ise durumun çok kötü olduğunu belirtti.

"Oğlum hasta ve bu durumda tedavisini gerçekleştirmek çok zor. Ateş düşürücülerle ayakta tutmaya çalışıyoruz. Durum berbat." 28 yaşındaki Filistinli, Gazze Şehri'nde yer alan Şifa Hastanesi'ndekilerin inatçı bir öksürükten yakındığını, hastanede sıhhi ortamın çok kötü olduğunu, su, elektrik, tuvalet olmadığını aktardı.

Sığınma alanları hijyenden uzak

İsrail saldırıları nedeniyle yerlerinden edilen Filistinlilerin sığındıkları merkezlerin de kısıtlı imkanlar nedeniyle hijyenden uzak olduğu belirtiliyor.

Gazze'deki hükümet yetkilileri, sığınma merkezlerinde su, temizlik ve sterilizasyon malzemeleri bulunmadığını, yerlerinden edilen Filistinlilerin kirli su içtiğini ifade ediyor.

Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne gelen yerinden edilmiş Filistinler, uyumak için yerde yatmak zorunda kalıyor, yıkanmak için su bulamıyor.

Aynı şekilde saldırılar nedeniyle yerinden edilmiş on binlerce insanı barındıran Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'nın (UNRWA) okullarında da benzer durumlara rastlanıyor. Buralara sığınan Filistinliler, su, sabun ve sterilizasyon malzemeleri gibi hijyen olanaklarından yoksun.

Batı Şeria’da mahsur kalan Gazzeli işçiler, ucunda ölüm de olsa ailelerinin yanına dönmek istiyor

İsrail’de çalışma iznine sahip Gazzeli binlerce işçi, 7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırılarla başlayan savaşın ardından kendilerine yönelik tehditler nedeniyle güvenli bulmadıkları İsrail’den ayrılmak zorunda kaldı.

Bu işçilerden bir kısmı kendi kendilerine işgal altındaki Batı Şeria’nın farklı şehirlerine geldi. Bir kısmı ise İsrail güçleri tarafından çalıştıkları yerlerde gözaltına alınıp bir süre sonra Batı Şeria’ya sürüldü.

Gazzeli işçilerden 1200’ü, Filistin yönetimi ve sivil toplum kuruluşlarının sağladığı geçici barınma desteğiyle Ramallah Spor ve Eğlence Kompleksi’nin spor salonunda kalıyor.

Burada 21 gündür ailelerinden uzak kalan işçiler, Gazze’deki evlerinin ve mahallelerinin bombalanışını çaresizce ekranlardan izliyor.

Spor kompleksinin avlusundaki birçok işçi, İsrail’in Gazze’ye yönelik yoğun bombardımanı nedeniyle ailelerinin güvenliği konusunda endişeyle telefon başında bekliyor. Birçoğu da yakınlarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor.

“Saniyeler veya dakikalar sonra ne olacağını bilmiyoruz”

AA muhabirine konuşan Cebaliye Mülteci Kampı’ndan 61 yaşındaki İslam Nadi, İsrail bombardımanında eşinin ailesinden 28 kişiyi kaybettiğini ve saldırıların kendi ailesini etkileyeceğine dair korkularının her geçen gün arttığını söyledi.

Saatler boyunca cep telefonunu elinde tutan Nadi, ailesinden gelecek bir mesaj veya telefonu dört gözle bekliyor.

Gazzeli işçi, "Eşimin geniş ailesinin evlerini hedef alan bombalama nedeniyle şu anda 70'e yakın kişi tek bir evde yaşıyor. Onları aradığımda ‘Hala nefes alıyoruz ve hayattayız’ diyor, ama saniyeler veya dakikalar sonra ne olacağını bilmiyoruz." dedi.

İnşaat işçisi Velid Asfur (52) ise ailesinin Han Yunus'a bağlı Abasan beldesinde yerinden edildiğini ve şu an evleri hakkında hiçbir şey bilmediğini söyledi.

Asfur, "Uzakta olmanın ve kayıpların acısını yaşıyoruz. Her gün sevdiklerimizi, dostlarımızı, akrabalarımızı kaybediyoruz. Evler harabeye döndü, sonrası ne olacak bilinmiyor." ifadelerini kullandı.

Her fırsatta ailesini aradığına işaret eden Gazzeli işçi, "Arayıp yanıt alamadığımızda dehşet içinde kalıyoruz ve her gün ailemizden birini kaybetmekten korkuyoruz." dedi.

Asfur, 21 gündür devam eden savaşa rağmen, "Gazze'yi terk etmeyeceğiz, oraya döneceğiz ve orada kalacağız. Bedeli ne olursa olsun hiçbir güç bizi gönderemez. Ucunda ölüm bile olsa Gazze’ye dönmek istiyoruz." diye konuştu.

"Yılların emeği saniyeler içinde yok oldu"

Gazzeli genç işçi İsmet Nadir ise İsrail'in Gazze'ye düzenlediği bombalı saldırıda üç katlı evini kaybettiğini anlattı.

Nadir, "Bunca yılın emeği saniyeler içinde yok oldu. Ailem yerinden oldu. Aile bireylerim şimdi hastaneler ve UNRWA okulları (Birleşmiş Milletler Mültecilere Yardım Ajansı) arasında gidip geliyor." dedi.

Gözaltında ne su ne yiyecek verdiler

Ramallah'taki spor kompleksinde telefonlarını izleyen yüzler arasında büyük acı ve kayıp hikayeleri var, ancak işçilerin çoğu İsrail’in zulmünden çekindikleri için basınla konuşmayı reddediyor.

İsmini paylaşmak istemeyen bir işçi, İsrail’de posta dairesinde çalıştığını, 7 Ekim olayları başlayınca kendisi gibi 130 Gazzeli işçi ile İsrail polisi tarafından gözaltına alınarak önce Lid polis karakoluna, ardından Ofra Hapishanesine nakledildiğini söyledi.

Gazzeli işçi, “Hapishane çok dolu olduğu için bizi saatler sonra çıkardılar. Gözlerimizi ve ellerimizi bağlayarak bizi iki otobüse bindirdiler ve Kalendiya kontrol noktasına getirip oradan Batı Şeria’ya sürdüler. Tüm bu süre boyunca su da yemek de vermediler.” dedi.

“Gidip o kefenleri giyeceğiz”

Avludaki işçilerden 40 yaşındaki Mazin Hamdan da, bombardıman altında yakınlarını kaybetmenin acısını yaşadığını söyledi.

Gazze’nin güneyindeki Han Yunus kentinden Hamdan, duygularını şu sözlerle dile getirdi:

“Mülteci kampı yok oldu, Han Yunus yok oldu, 25 şehidimiz var. Amcamın kızı 5 yaşındaydı. O mu Yahudilere roket atıyordu? O masumdu. Gazze’de ölenlerin hepsi masum insanlar. Bize diz çökün diyorlar, çökmeyeceğiz. Teslim olun (diyorlar), olmayacağız. Gazze bizim toprağımız. Ben aslen Yafalıyım, bir gün onlara (İsrail’e) rağmen oraya geri döneceğim.”

Gazze’nin yalnız bırakıldığına dikkati çeken Hamdan, “Yanımızda duran sadece Allah var.” diye konuştu.

"Bakın buraya, burada herkesin evi gitti. Buradaki birçok insanın nüfustaki kütüğü tamamen yok oldu, öldüler." diyen Hamdan, tek amaçlarının Gazze’deki ailelerinin yanına dönmek olduğunu vurguladı.

Gazze’ye giren az sayıdaki yardım tırlarında kefenlerin de yer aldığını gösteren sosyal medyadaki fotoğraflara işaret eden Hamdan, şöyle devam etti:

“Bizim olmak istediğimiz yer burası değil. Dönüp çocuklarımızı kucaklamak istiyoruz. (Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah) es-Sisi’nin hazırladığı yardım tırlarında yer alan o kefenlerden biri de benim için. Gidip o kefenleri giyeceğiz. Biz hazırız. Ant olsun ki, bütün Gazze yerle yeksan olsa bile Mescid-i Aksa’nın tek bir toprağını vermeyiz.”

Bir yandan Gazze’deki yakınları için endişelenen bu işçilerin işgal altındaki Batı Şeria’da güvenlikleri de garanti altında değil.

Filistin Esirler Cemiyeti Medya Koordinatörü Amani Sarhana, İsrail ordusunun Batı Şeria'daki şehir ve kasabalara düzenlediği baskınlarda çok sayıda Gazzeli işçiyi tutukladığını belirtti.

Sarhana, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Gözaltına alınan işçilerin sayısı, bulundukları yer ve gözaltı koşullarına ilişkin kesin bir bilgi yok.” diye konuştu.

D-8 ülkeleri "Gazze Şeridi'ndeki insanlık suçlarının durdurulması" çağrısı yaptı

D-8'in Bangladeş'in başkenti Dakka'daki 47'nci oturumlarının ardından yayımlanan ortak bildiride, Gazze Şeridi'ndeki insan hakları ihlalinden endişe duyulduğu ve İsrail ordusunun Filistin'de, Filistin vatandaşlarına "ızdırap" çektirdiği belirtildi.

Gazze'deki insani yardım koridorunun açılması, Gazze Şeridi'ndeki "insanlık suçlarının ve şiddet olaylarının" durdurulması çağrısı yapılan bildiride, "Bütün üye ülkeleri, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) gibi konu ile ilgilenen uluslararası ajanslarla işbirliği içinde insani yardım yapmaya davet ediyoruz." ifadesi kullanıldı.

İslam İşbirliği Teşkilatından Gazze için acilen "maksimum yardım" çağrısı

İİT'den yapılan yazılı açıklamada, "İsrail'in Gazze'ye yönelik vahşi saldırısı sonucu binlerce şehit ve yaralının olduğu, yüzlerce binanın yıkıldığı, altyapının tahrip edildiği, su ve elektriğin kesildiği, yakıt ve ilacın tükendiği, rastgele saldırılar nedeniyle Filistinlilerin yerlerinden edildiği" belirtildi.

İİT üyesi ülkelerin, Filistin halkının direnişinin desteklenmesi, gıda, tıbbi malzeme ve ayni yardımların sağlanması konusunda önemli bir görev üstlendiği ifade edilen açıklamada, bu ülkelerin Filistin halkıyla dayanışmasını sürdürmesi temennisinde bulunuldu.

Açıklamada, İİT üyesi ülkeler, İİT'ye bağlı kuruluşlar ve İslam dünyasındaki sivil toplum kuruluşlarından, İsrail'in Gazze'de savunmasız sivillere saldırıları sonucu yaşanan insani felaketin hafifletilmesi için "acilen mümkün olan maksimum yardımın yapılması" istendi.

İsrail, geçen yıl öldürdüğü Al Jazeera muhabiri Ebu Akile'nin Cenin'deki anıtını yıktı

İsrail güçleri, geçen yıl öldürdüğü Al Jazeera muhabiri Filistinli gazeteci Şirin Ebu Akile'nin, Cenin Mülteci Kampı girişindeki anıtını yıktı.

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail güçleri, işgal altındaki Batı Şeria'nın Cenin kentine baskın düzenledi.

İsrail güçlerine ait buldozerler, Cenin Mülteci Kampı girişinde Filistinli gazeteci Ebu Akile anısına dikilen anıtı yıktı.

Filistinli gazetecinin ölümünün birinci yılında, olayın yaşandığı yerde 11 Mayıs 2023'te dikilen anıt, o tarihten itibaren ikinci kez yıkılmış oldu.

Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun deneyimli saha muhabiri Şirin Ebu Akile (51), İsrail güçlerinin 11 Mayıs 2022'de Cenin Mülteci Kampı'na düzenlediği baskını takip ettiği sırada, İsrail askerlerinin açtığı ateşle öldürülmüştü.

Görevini yaptığı sırada ve üzerinde "basın" yazılı çelik yelek giydiği halde Ebu Akile'nin İsrail askerleri tarafından gerçek mermiyle vurularak öldürülmesi tepkilere neden olmuştu.

İsrail'in Gazze'ye saldırılarında son durum

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlattı.

İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırıya başladı.

Gazze'den düzenlenen saldırılarda 309’u asker 1400 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 İsraillinin yaralandığı aktarıldı.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in saldırılarında ölenlerin sayısının son 24 saatte 298 artarak 7 bin 326'ya yükseldiğini duyurdu.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim'den bu yana düzenlediği saldırılarda 3 bin 38 çocuk öldürüldü.

Çatışma bölgelerinde, çoğu İsrail bombardımanında 25 gazeteci yaşamını yitirdi.

İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında yaşanan çatışmalarda ise 46 Hizbullah üyesinin yanı sıra İslami Cihad Hareketi'nden 6, Hamas'tan 3, Hizbullah destekli Sünni Direniş Tugayı mensuplarından da 2 kişi öldü, biri gazeteci 4 sivil hayatını kaybetti.

Lübnan tarafından düzenlenen saldırılarda da 3 İsrail askeri ve bir İsrailli sivil yaşamını yitirdi.

İsrail'in saldırıları nedeniyle Gazze Şeridi'nde gıda ve içme suyu konusunda ciddi kriz yaşanırken halk temiz olmayan suları tüketmek zorunda kalıyor.

İsrail'in ayrıca hastaneleri hedef alması ve kısıtlamaları dolayısıyla da hastanelerin önemli bir kısmı hizmet dışı kalırken, geriye kalan diğer hastanelerde hastalara ve yaralılara sağlık hizmeti vermek için gerekli ilaç ve tıbbi ekipman krizi yaşanıyor.

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 18 Mayıs 2024
İmsak 03:48
Güneş 05:36
Öğle 13:06
İkindi 17:02
Akşam 20:25
Yatsı 22:05
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 99
2. Fenerbahçe 36 93
3. Trabzonspor 37 64
4. Başakşehir 37 58
5. Beşiktaş 37 55
6. Kasımpasa 37 53
7. Alanyaspor 37 51
8. Sivasspor 37 51
9. Rizespor 37 50
10. Antalyaspor 37 48
11. A.Demirspor 37 44
12. Samsunspor 37 43
13. Kayserispor 37 42
14. Konyaspor 37 41
15. Gaziantep FK 37 41
16. Hatayspor 37 40
17. Ankaragücü 37 40
18. Karagümrük 37 37
19. Pendikspor 37 37
20. İstanbulspor 37 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 34 75
2. Göztepe 34 70
3. Sakaryaspor 34 60
4. Bodrumspor 34 57
5. Ahlatçı Çorum FK 34 56
6. Kocaelispor 34 55
7. Boluspor 34 53
8. Gençlerbirliği 34 51
9. Bandırmaspor 34 50
10. Erzurumspor 34 44
11. Ümraniye 34 43
12. Manisa FK 34 40
13. Keçiörengücü 34 40
14. Adanaspor 34 39
15. Şanlıurfaspor 34 38
16. Tuzlaspor 34 38
17. Altay 34 10
18. Giresunspor 34 7
Takımlar O P
1. M.City 37 88
2. Arsenal 37 86
3. Liverpool 37 79
4. Aston Villa 37 68
5. Tottenham 37 63
6. Chelsea 37 60
7. Newcastle 37 57
8. M. United 37 57
9. West Ham United 37 52
10. Brighton 37 48
11. Bournemouth 37 48
12. Crystal Palace 37 46
13. Wolves 37 46
14. Fulham 37 44
15. Everton 37 40
16. Brentford 37 39
17. Nottingham Forest 37 29
18. Luton Town 37 26
19. Burnley 37 24
20. Sheffield United 37 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 36 93
2. Barcelona 36 79
3. Girona 36 75
4. Atletico Madrid 36 73
5. Athletic Bilbao 36 62
6. Real Sociedad 36 57
7. Real Betis 36 56
8. Villarreal 36 51
9. Valencia 36 48
10. Getafe 36 43
11. Deportivo Alaves 36 42
12. Sevilla 36 41
13. Osasuna 36 41
14. Las Palmas 36 38
15. Rayo Vallecano 36 38
16. Celta Vigo 36 37
17. Mallorca 36 36
18. Cadiz 36 32
19. Granada 36 21
20. Almeria 36 17